Hemşireler Günü, Florence Nightingale' in doğum günü olan 12 Mayıs tarihinde kutlanıyor. Hemşireler Günü’nde hemşirelerin sorunları ile ilgili açıklamalarda bulunan Sağlık Hizmetleri Sendikası (SAHİM-SEN) Genel Başkanı Özlem Akarken ‘’Her yıl kronik şekilde 12 Mayıs’ta hemşirelerimizin sorunları sadece haberlerde ve seminerlerde dile getiriliyor. ‘Hakkınız ödenmez’ deyip hakkı ödenmeyen hemşirelerimiz, gelinen noktada 3600 ek göstergeyi alan meslek grubu olmuşlardır” dedi.
Hemşireliğin bağımsız meslekler arasında olması gerektiğini vurgulayan SAHİM-SEN Başkanı Akarken, hemşirelerin liyakatla değil siyasi kararlarla belirlendiğinin altını çizerek, “Hakkınız ödenmez deyip hakkı ödenmeyen meslek grubu sağlık kurum çalışanları. Yine mayıs ayı ve günlerden 12 Mayıs. Gelinen noktada 3600 ek gösterge alan meslek grubu olmuş. Bununla bitiyor mu tabii ki hayır’’ dedi.
Hemşirelerin sorunları çözülmüyor, sadece haberlerde ve seminerlerde dile getiriliyor
Sağlık ordusunun en önemli işlevsellerinden hemşirelik mesleğinin zaman içinde değişim yaşadığını ve sorumluluk alanlarının da genişlediğini vurgulayan Akarken, ‘Hemşire arkadaşlarımız başlangıçta hastaların sadece fiziksel gereksinimlerini gideriyorken bu yaklaşım değişmiş, uygulama alanlarını ve sorumluluklarını genişleterek sağlığa odaklanmış, özerk bir mesleğe dönüşmüştür. Bu özel günde gönül isterdi ki hemşirelerin başarılarını, mutluluklarını ve refah düzeylerini konuşalım. Ancak işini layıkıyla yapmaya çalışan hemşirelerin yaşadığı sorunlar her yıl mayıs ayında dile getirilse de sadece haber ve seminerlerde kalıyor. Sağlık ordusunun parçası hemşirelik bağımsız meslekler arasında görülmesi gerektiğini vurguluyoruz. Amacımız hemşirelerin birinci ve en büyük sorunu ‘bağımsız bir meslek’ vurgusunu dile getirerek, hemşirelerin diğer sorunlarına değinebilmektir. Sağlık hizmetinin ekip işi olduğunun sözde değil idari kararlarla ortaya konulması, hemşirelik mesleğinin yöneticiler, sağlık ordusu ve toplum açısından bağımsız meslek olarak görülmesi gerekir’’ diye konuştu.
Hemşireler liyakatla değil, siyasi kararlarla belirleniyor
Akarken, şunları söyledi; ‘’Sağlık ordusu içindeki meslek gruplarında iş gücü planlaması yapılmadan, çok sayıda tıp, diş hekimliği sağlık teknikerliği, hemşirelik yüksek okul ve fakültelerin açılması, ihtiyaç ve kapasiteyi aşacak kontenjan ayrılması, sağlık kurumlarında yetersiz sayıda başta hemşire olmak üzere sağlık personeli çalıştırılması, mezuniyet sonrasında ise atama sorununun olması, hemşirelik okullarına hemşirelik dışı yönetici atanması ve öğretim elemanı olarak hemşirelik dışı akademisyen ataması yapılması, uzman hemşirelere yönelik kadrolar açılmaması, uzmanlık hakkı tanınmaması, uzman istihdam edilmemesi, uzman hemşireliğe ilişkin mali ve özlük haklar kapsamında düzenlemeler yapılmaması, yönetim kademelerinde hemşirelik mesleğinin temsilcilerine yer verilmemesi, Sağlık Bakım Hizmetleri Müdürlüğü, servis sorumlu hemşirelerin liyakatla değil, siyasi kararlarla belirlenmesi ve hemşirelik dışı atamaların yapılması, yönetim kademelerinde hemşirelik mesleğinin temsilcilerine yer verilmemesi sorunların başında geliyor. Hemşirelik yasası ve yönetmeliğinin işler kılınmaması, mevzuatın hemşirelik yasa ve yönetmeliğine göre düzenlenmemesi, hemşirelerin çalışma alanlarına karar verilirken karar mekanizmalarının sınırlarını aşması, bazı sendika ve hastane yöneticilerinin, hemşireler üzerinde güç kullanması ve baskı oluşturması; mesai arkadaşlarımızın siyasi görüş ve yaşam tarzından dolayı ayrımcılığa ve etik dışı uygulamalara maruz kalması, hemşirelerin yöneticilere sorunlarını iletmede veya iyileştirmede iletişim sorunları yaşamaları kendilerini ifade etmede yetersiz bırakılmaları, hemşirelere yönelik hem ekip içi hem de yönetimden kaynaklı mobbing’in ciddi olarak araştırılmaması ve cezalandırılmaması, işe yeni başlayan hemşirelerin oryantasyon süreçlerinin yetersizliği, deneyim kazanmadan ağır hastalara bakmak ve yoğun kliniklerde çalışmak zorunda bırakılmaları, sertifikalı hemşirelerin kendi alanlarında çalıştırılmaması, hemşirelerin mesleki gelişimleri için yeterince desteklenmemesi, koruyucu sağlık hizmetlerinde kilit rol oynayan hemşirelerin, okul hemşireliği ve iş sağlığı hemşireliği alanlarında istihdam edilmemesi,
hemşirelik yönetmeliğinde de tanımlanan diyaliz hemşireliği, halk sağlığı hemşireliği, iş sağlığı hemşireliği gibi hemşireliğin özel alanlarının yok edilmesi, 24 saat hizmet veren bir alan olmasına rağmen, hastanede düşük maliyetli ve düşük standartlı yemek hizmeti verilmesi, çalışma ortamlarında giyinme, dinlenme ve hasta eğitim odaları ihtiyaç alanlarının olmaması/yetersiz olması, nöbetten çıkma yılının 25 yılın üzerinde idarenin inisiyatifinde olması yasal olarak 30 yılın üzerindekilerin nöbetten çıkması, personel taşıma servis imkanlarının olmaması, çocuk bakımı için hastanede kreş olanağının yetersizliği veya hiç olmaması gibi sorunlar silsile halinde devam etmektedir.’’
Kamu işçilerine yapılan zon zamlar giderleri dahi karşılayamıyor
Akarken, sorunları sıralamaya şöyle devam etti; ‘’Kamuda çalışan işçilere yapılan son zamlara bakılınca maaşların giderlerini karşılamada yetersiz kalması, üniversite ve Sağlık Bakanlığı’na ait sağlık tesislerinde görev alan hemşirelerin farklı ücret ve istihdam şekillerinde çalıştırılması, hemşirelerin insanca yaşamalarını sağlayacak ücret politikalarının olmaması ve buna yönelik iyileştirmelerin ötelenmesi, düşük maaşlı statüde istihdam edilmeleri, ek ödeme katsayılarının düşük olması, nöbet ücretlerinin yetersiz olması ve sağlık çalışanları içerisinde hemşirelere yapılan ek ödemeler ve döner sermayenin hemşireler arasında adil dağıtılmaması, mevcut performans uygulamalarının -hemşireleri kapsamadığı halde- hemşirelerin iş yükünün artırması, düşük giyim yardımı, görev tanımlarının çağımızın şartlarına göre düzenlenmemesi, hekimler ve hemşirelerin şiddete maruz kalması, güvenli çalışma ortamlarının oluşturulmaması, hemşirelerin, nitelikli ve güvenli hemşirelik hizmetlerinin sunumuna yönelik taleplerinin, politika yapıcılar, karar vericiler ve yöneticiler tarafından duyulmaması, fazla mesai, uzun çalışma saatleri ve aşırı iş yüküne bağlı tükenmişlik yaşayan hemşirelerin, işten ayrılmalarının görmezden gelinmesi ve bu alanda araştırma ve iyileştirmelerin yetersiz olması, hasta bakımında aktif görevli sağlık personellerinde tecrübeleri baz alınarak birebir hasta ve hastayla temaslı çalışanların bilime çok fazla katkıları olacağı gözden kaçırılmamalıdır. Bu yüzden ciddi maddi ve manevi bilimsel teşviklere gereksinim duyulduğu unutulmamalıdır.”
‘’Hemşireler Günü’nde sadece kutlama yapıyoruz’’
Hemşireler Günü nedeniyle açıklama yapan SAHİM-SEN Genel başkanı Özlem Akarken, ‘’Kutlama yapıyoruz, sorunlar çözülmeden bekliyor. Hakkınız ödenmez dediler, ödemediler’’ dedi
12 Mayıs 2023 - 09:53
YORUMLAR