Aç karnına saat 8’de hastaneye gelen Şahin, sekiz tüp kan verdi. Ardından EGK’sı çekilecek olan hasta fiş alarak önünde olan 15-20 kişinin sırasını bekledi. Sıra kendisine gelince içeriye girmeye çalıştı. Ancak doktor kendi kızını içeriye soktu. Buna izin vermeyen Şahin, “Çok açım bekleyebilecek durumda değilim, sekiz tüp kan verdim ve harap bir şekildeyim sıramı vermiyorum” dedi. Doktor, “Sen buna karışamazsın, çık bu odadan” diye bağırdı. EGK çeken görevliler ise buna göz yumdu. Bunun üzerine çok sinirlendiğini söyleyen Şahin, “Hastanede birinin sesimi duyması için avazım çıktığı kadar bağırdım ve yetkililer geldi. Ardından sinir krizi geçirerek derdimi anlattım. Doktorun kızının EGK’sının çekilmesini bekledim. Daha sonra beni içeriye aldılar. Odada görevliler, “Benim ona öncelik vermem gerekiyor, o doktor” tarzında konuştular. Ben, “Hayır izin vermiyorum” deyince doktor odaya girdi. “Benim önceliğim var” dedi. Ben de doktordan önceliğine dair yazı istedim. Doktor bana “ben bir şey kanıtlamak zorunda değilim, ne yapıyorsan yap” diyerek odadan çıktı.
Gerekli yerlere şikayetini oluşturan Şahin, ”Doktorun ismini hastane personellerine ve hemşirelere sordum, Ayhan İnal dediler. Şikayet ettim, dilekçe yazdım ancak henüz bir şey yapılmadı. Orada kontrole gelen birkaç hasta asker beni destekledi. Doktor askeri “Sen karışma” diyerek itti. “Seni şikayet edeceğiz” dediğimizde ise doktor, “Git istediğine şikayet et ben zaten baş hekimim” dedi. Şikayet etmeye gittiğimizde ise baş hekim olmadığını öğrendik. Daha sonra önümden gülümseyerek geçti. Bütün şikayetlerimi yaptım her zaman bu konunun arkasında durup hakkını savunacağım. Doktor gerekli cezayı alana kadar da durmayacağım” diye konuştu.