Cumhuriyet’in temellerinin atıldığı Sivas Kongresi'nin 100. Yılı Bornova Belediyesi ev sahipliğinde düzenlenen panelde anlatıldı. Bornova Belediye Başkanı Dr. Mustafa İduğ, Büyük Önderimiz Atatürk’ün, Sivas’ta küllerinden yeniden doğan bir ülke yarattığını belirterek, “Ne yazık ki gençlerimiz tarihimizi, yeterince bilmiyor. Gençlerimizi Çanakkale’ye Anıtkabir’e gönderdiğimiz gibi Sivas’taki Kongre Merkezi’ne göndermemiz gerekiyor” dedi.
 
Ulusal kurtuluş mücadelemize ışık tutan kararların alındığı, Sivas Kongresi’nin 100. yılı nedeniyle Bornova Belediyesi Kültür Merkezi’nde ‘Kurtuluştan Kuruluşa Sivas’tan İzmir’e Sivas Kongresi’nin 100. Yılı” konulu panel düzenlendi. Prof. Dr. Turan Gökçe’nin moderatörlüğündeki panelde
konuşan Prof. Dr. Hakkı Uyar, Prof. Dr. Halil Çivi ve Doç Dr. Fevzi Çakmak, Sivas kenti ve Sivas Kongresi’nin kurtuluş mücadelemizdeki önemini anlatan konuşmalar yaptı. Panel öncesi konuşan İzmir Sivaslılar Sosyal ve Kültürel Etkinlikler Vakfı  Başkanı Zeki Karaoğlu, Sivaslılar olarak Cumhuriyet ve onun temel değerlerine sonsuza kadar bağlı kalacaklarını söyledi.
 
Gençlerimize tarihimizi öğretmeliyiz
 
Bornova Belediye Başkanı Dr. Mustafa İduğ ise Mustafa Kemal Atatürk’ün Sivas’ta küllerinden yeniden doğan bir ülke yarattığını belirterek, “Ne yazık ki gençlerimiz tarihimizi yeterince bilmiyor. Geleceğimiz olan çocuklarımız gençlerimizin tarihimizi doğru öğrenmesi, anlaması için bizlere de görevler düşüyor. Çocuklarımızı, gençlerimizi Çanakkale’ye Anıtkabir’e gönderdiğimiz gibi Sivas’taki Kongre Merkezi’ne de göndermemiz gerekiyor” dedi.
 
 
Kongre Merkezi’ndeki Atatürk büstü
 
En son 2015 yılında Sivas’a gittiğini hatırlatan Başkan İduğ, orada yaşadıklarını şu sözlerle anlattı:
“Sivas Ticaret Odası’nın davetlisi olarak oradaydık. Kongrenin yapıldığı binaya gittiğimizde Büyük Önderimiz Atatürk’ün orada bulunan büstünün küçük ve bakımsız olduğunu gördüm. Sivas Ticaret Odası Başkanı ile görüşerek ilk resmi meclisimizi yaptığımız merkeze yakışır bir görkemli bir Atatürk büstü yapılması için katkı sağladık. Daha sonra bana fotoğraflarını gönderdiler. Gurur duydum”