Türkiye’de asgari ücretle çalışanların oranının yüzde 60’tan fazla olduğunu söyleyen Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkanı Jak Eskinazi, “ Avrupa ülkelerinde bu rakam yüzde 5-10 bandında. Türkiye asgari ücretliler ülkesi olma yolunda gidiyor. Asgari ücretteki artış nedeniyle artan beklenti karşısında bir istihdam bunalımı var. Türkiye'de enflasyon dünya ortalamasının 10 kat üzerindeyken bu zamdan sonra daha da pik yapacak. 24 saat geçmeden gıda fiyatları artmaya başladı. Maaş daha cebe girmeden eriyor. Önemli olan ücrete zam yapmak değil, alım gücünü yükseltmek. Asgari ücretlinin işverene maliyeti arttıkça üretilen ürünlere zam geliyor. Bu zam da halkın cebine yansıyor.” dedi.
Kur üzerindeki baskı kaldırılmalı
Asgari ücretin 2021’de 318 dolarken bugün 455 dolar olduğuna dikkat çeken Eskinazi, “İhracatçılar döviz ile gelir elde ediyor. Sektörlerimizin ayakta kalabilmesi için kur üzerindeki baskının kaldırılıp daha dengeli kur sisteminin oluşturulmasını istiyoruz. Böyle giderse 2023 hedeflerini tutturamayız. İhracatçılarımız maliyet hesabı yaptıklarında sipariş alamaz noktada. Asgari ücretlinin işverene maliyeti 13 bin TL bandında. Maaş dışındaki tüm yükümlülüklerin devlet tarafından karşılanması gerekiyor.” dedi.
Gelir vergisi düzenlemesi yapılmalı
Eskinazi, çalışanların enflasyona ezdirilmemesi için gelir vergisi dilimlerine düzenleme getirilmesi gerektiğini vurgulayarak, “Enflasyonun telafisi amacıyla yaptığımız maaş artışlarından çalışanlarımızın fayda sağlaması için gelir vergisi matrah dilimlerinin enflasyonla orantılı artırılması gerekiyor. Mevcut durumda, maaş artışı kısa sürede daha yüksek gelir vergisi kesintisiyle anlamsız kalıyor. Çalışanın maaş artışıyla kazanacağı refahın kalıcı olması için gelir vergisi düzenlemesinin yürürlüğe sokulması gerekiyor.”
Kur üzerindeki baskı ithalatı artıracak
Jak Eskinazi, “Pandemi, Ukrayna ve Rusya arasında 10 aydır süren savaş, ekonomik belirsizlik, resesyon ihtimali, enerji maliyetlerindeki artış, parite kaybı, finansmana erişimde sorun yaşayan ihracatçılar olarak son zamdan sonra diğer girdilere gelecek zamları dikkate alırsak hesabın içinden çıkamaz noktadayız. Navlun krizi ve pandemi dolayısıyla yakaladığımız ihracat avantajını kur üzerindeki baskı ile kaybettik. Gelecekte bu ihracat rakamlarını çok arayacağız. Siparişsizlik sonucunda işsizliğin daha da artacağını tahmin ediyoruz. Kur üzerindeki baskı ithalatı artıracak ve ihtiyacımız olan dövizi arar durumda olacağız. Amacımız günü kurtarmak değil, enflasyonu kontrol altına alarak refah seviyesini artırıcı mali politikalarla geleceğe hazırlanmak olmalı. Bu döviz kuruyla ihracat yapan işletmelerin 2023 senesinde devamlılığı çok zor olacak.” dedi.
Kur üzerindeki baskı kaldırılmalı
Asgari ücretin 2021’de 318 dolarken bugün 455 dolar olduğuna dikkat çeken Eskinazi, “İhracatçılar döviz ile gelir elde ediyor. Sektörlerimizin ayakta kalabilmesi için kur üzerindeki baskının kaldırılıp daha dengeli kur sisteminin oluşturulmasını istiyoruz. Böyle giderse 2023 hedeflerini tutturamayız. İhracatçılarımız maliyet hesabı yaptıklarında sipariş alamaz noktada. Asgari ücretlinin işverene maliyeti 13 bin TL bandında. Maaş dışındaki tüm yükümlülüklerin devlet tarafından karşılanması gerekiyor.” dedi.
Gelir vergisi düzenlemesi yapılmalı
Eskinazi, çalışanların enflasyona ezdirilmemesi için gelir vergisi dilimlerine düzenleme getirilmesi gerektiğini vurgulayarak, “Enflasyonun telafisi amacıyla yaptığımız maaş artışlarından çalışanlarımızın fayda sağlaması için gelir vergisi matrah dilimlerinin enflasyonla orantılı artırılması gerekiyor. Mevcut durumda, maaş artışı kısa sürede daha yüksek gelir vergisi kesintisiyle anlamsız kalıyor. Çalışanın maaş artışıyla kazanacağı refahın kalıcı olması için gelir vergisi düzenlemesinin yürürlüğe sokulması gerekiyor.”
Kur üzerindeki baskı ithalatı artıracak
Jak Eskinazi, “Pandemi, Ukrayna ve Rusya arasında 10 aydır süren savaş, ekonomik belirsizlik, resesyon ihtimali, enerji maliyetlerindeki artış, parite kaybı, finansmana erişimde sorun yaşayan ihracatçılar olarak son zamdan sonra diğer girdilere gelecek zamları dikkate alırsak hesabın içinden çıkamaz noktadayız. Navlun krizi ve pandemi dolayısıyla yakaladığımız ihracat avantajını kur üzerindeki baskı ile kaybettik. Gelecekte bu ihracat rakamlarını çok arayacağız. Siparişsizlik sonucunda işsizliğin daha da artacağını tahmin ediyoruz. Kur üzerindeki baskı ithalatı artıracak ve ihtiyacımız olan dövizi arar durumda olacağız. Amacımız günü kurtarmak değil, enflasyonu kontrol altına alarak refah seviyesini artırıcı mali politikalarla geleceğe hazırlanmak olmalı. Bu döviz kuruyla ihracat yapan işletmelerin 2023 senesinde devamlılığı çok zor olacak.” dedi.
YORUMLAR