Her yıl 28 Haziran - 4 Temmuz Emekli Haftası ve 30 Haziran ise ‘Dünya Emekliler Günü’ olarak kutlanan Emekliler Haftası’nda emekliler sıkıntılarını Ege Üniversitesi Haber Ajansı(Ege Ajans) muhabirlerine anlattı. Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu’nun Mayıs 2015 verilerine göre açlık sınırı bin 349 TL Yoksulluk sınırı ise 4bin 395 TL olarak belirlenmiş. Bu verilere göre ise emeklilerin büyük bir kısmı açlık ve yoksulluk sınırının altında kalıyor.
EMEKLİYE YAPILAN ZAM ELEKTRİK- SUYU KARŞILAMIYOR
İzmir Bornova’da yaşayan SSK Emeklisi 65 yaşındaki Paşa Çelik, emekli maaşıyla geçinmenin zor olduğunu ifade etti. “Kira ödemiyorum, yanımda bir kızım var o da çalışıyor fakat mümkünse geçinin bu maaşlarla” diyen Çelik, “Bin 500 lira maaş alıyorum ve büyükşehirde bu maaşla geçinebilmek mümkün değil. Bunun yanı sıra bir de bankalardan kredi çektik bin 50 lirasını banka kesiyor, benim aldığım aylık maaş ortalama 450-500 liraya düşüyor” dedi. Çelik, “Pazara ayda yılda bir gidebiliyoruz, onda da hangi domates ucuzsa onu alıyoruz zaten. Üstümüze bir gömlek alalım, ayakkabı alalım diyoruz ama alamıyoruz. Öncelikle, Türkiye Cumhuriyeti’nin ekonomisi düzenlenmeli. Düzenlendikten sonra da insanların eşit şekilde yaşaması sağlanmalı. Emekliye Yüzde 2 zam yapıldı, bu zammın maaşımıza yansıyan kısmı ise 20- 30 lira olacak. Bu bir haftalık ekmek paranız. Emekli maaşlarına zam yapılıyor fakat bu elektriğe, suya gelen zamla birbirini götürüyor” dedi.

“AZ DEMEYECEĞİM AMA ÇOĞU KİM İSTEMEZ”
Bir Çimento Fabrikasından emekli olan (SSK) ve Bornova Büyük Park’ta hediyelik eşya satan Cafer Gür ise, on bir nüfuslu bir aile olduklarını belirterek, “Eşim, iki oğlum, iki gelinim ve 5 tane de torunum var. Bin 230 lira maaşım var. İki oğlumun da çalışmasına rağmen aldıkları maaş kendi ihtiyaçlarına yetmiyor, bu yüzden ben de onlara maddi açıdan destek oluyorum. Aldığımız emekli maaşı elbette ki yetmiyor. Az demeyeceğim ama çoğu kim istemez. Türkiye’nin yeraltı ve yerüstü kaynaklarımızın muazzam olduğunu büyüklerimizden öğrendik. 80 milyon nüfuslu bir ülkeyiz el birliğiyle çalışmalıyız. Halk olarak ne lazımsa manen ve fiziken hep birlikte çalışmalıyız. Yapacağımız işlerde de iş güvenliği ile çalışmalıyız” diye konuştu.
“HERKESİN RAHAT YAŞAYACAĞI BİR DÜNYA İSTİYORUM”
Bağ- Kur emeklisi 59 yaşındaki Aynur Kırım da, 765 lira maaşının olduğunu, eşinin de bin 150 lira maaş aldığını fakat bu paranın da yetmediğini söyledi. “Evimizin kendimize ait olmasına rağmen pazar harcı, elektrik, su ve doğalgaza zor yetiyor. Evde bir kızım bir de torunum var bu bütçe 4 nüfuslu bir evi geçindirmiyor” diyen Kırım, “Herkesin rahat rahat yaşayabileceği bir dünya istesek de artık pazarın, elektriğin, suyun ve doğalgazın ucuzlamayacağı belli. 20 lira zam verdiler bize ama yine de bu maaş yetecek gibi durmuyor. Etin kilosu 50 lira 4 kişilik bir aile bunu bir öğünde yiyoruz” şeklinde konuştu.
“ÇEKİRDEK BİLE ALINMIYOR”
SSK emeklisi 65 yaşındaki Salih Çelik, elektrik, su, ev kirası ve yol parası hepsinin emekli maaşından ödendiğini belirterek, “Aldığım 900 lira maaş bize yetmiyor. Evim kira değil ama aldığım maaş sadece evin mutfak masraflarına gidiyor. Arzumuz ise maaşlarımızın yükselmesidir. Kesin çare olmasa da kendimizce bir çare bu. Emekliye 4 lira zam verdiler 4 lirayla pazardan çekirdek bile alınmıyor. Aldığım maaş bir ben birde eşimle geçimimi sağlıyor. 65 yaşında ek işte yapamıyorum bu yaşta birini kimse çalıştırmak istemiyor” diye konuştu.