Türkiye’deki madencilik politikalarına ve uygulamalarına eleştirilerde bulunan ÖZTUNÇ, “Vahşi madencilik almış başını gidiyor. Firmalar, kapasitesinin üzerinde üretim yapmanın telaşına düşmüş vaziyette. Bunu denetlemesi gereken makamlar ise, aksine bu tarz uygulamaların önünü açıyor. Göstermelik para cezaları ile halkın ağzına bal çalıyor. Memlekette denetlenebilirlik, hesap verebilirlik gibi kavramlar içselleştirilememiş, kağıt üzerinde kalmış. Milletin meclisine hesap vermeye gelen Bakanlar racon kesip, suçlarını örtmeye çalışıyorlar. Bakanın gücü madenciye değil, millete yetiyor” dedi.

Bölgenin Suyu, Gıdası Tehdit Altında

ÖZTUNÇ’un açıklamasında; “Bu barajlar neden kaldıramayacakları yükleri taşıyor. Doyumsuzluk yüzünden. Yangından mal kaçırır gibi davranıyorlar. Firmanın işletme ruhsatı ÇED'den muaf tutulmuş. En ufak bir yağışta tüm kimyasallar bir anda suya ve toprağa karışıyor. Madra Barajına kimyasallar doldu. Sağlıklı gıdaya, temiz içme ve kullanma suyuna erişim hakları ağır bir şekilde ihlal ediyorlar. Bütçesinin tamamına yakınını betona ayıran Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nı tekrar göreve çağırıyorum. Sayın Murat Kurum; Karaaayıt Köylülerinin taleplerine bir ses verin ve gereğini yapın” ifadelerine yer verildi.